9 Temmuz 2014 Çarşamba

Yüreğinizin Götürdüğü Yer

Ben gittim . Bişiy değişmiyor.
Cidden bak.
İstersen bi dene ! denede gör…
Çünkü ne geliyorsa insanın başına “yüreğimin götürdüğü yere gittim” dediği anda geliyor. Kırın dizinizi oturun kıçınızın üzerine. Rahat batmasın. Huzur batmasın.
Eski sevgilimin nişan haberini aldım. Hiç yapmadığım bişey yapıp eski sevgilimin sosyal medya profiline girdim. Hızımı alamadım nişanlısının, annesinin ablasının kuzeninin .. Yan komşusunun.. Köpeğinin.. İnsan kendinden 15 yaş küçük biri ile evlenince gençleşebiliyormuş onu gördüm. Ha suratında sıfat kalmamış o ayrı ama.. Hiç bişey hissetmedim. Hatta allah mesut etsin bile dedim. Hayatımın içine sıçan bir adama mutluluk dileyeceğimi 2 yıl önce söyleselerdi tekme tokat girerdim.
Dile kolay..
2 yıldır kimseye kafamı kaldırıp bakmadım. Kimse ile ilgilenmedim. Birine bişiy hisetmedim. Tepemin tasını attırana yol verdim. Erkek sinek bile yanıma yaklaşamadı diyebilirim.
Yaşadığım herşey geçmişe ait olan bir iz aslında. Ne zaman hayatıma birini almaya kalksam özellikle ona benzeyen onun gibi düşünen birini 7 milyar insan arasından cımbızla çekiveriyorum. Her erkek aynı değildir canım diyip üzerine gittiğimde anlıyorum ki her erkek aynı. Nerede yanlış yapıyorum diye asla sormuyorum kendime. Sözde yüreğimin götürdüğü yere gidiyorum.
Çünkü Salağım.
Yanlış bir insan asla olmadım. Aksine yanlış insanların hayatında hep doğru insan oldum. Yaptığım ya da yaşadığım hiçbirşeyden hayıflanmadım arkasında durdum. Dönüp arkamı gitmek artık o kadar kolay geliyor ki .. Birgün gerçekten haketmeyen birine dönüp arkamı gideceğim.. Ya arkamdan gelip gittiğim yoldan beni döndürür .. Nere gidiyorsun destursuz deli manyak diyip.. ya da arkamda bıraktığım diğer insanlardan hiç bi farkı olmaz.
Yüreğinizin götürdüğü yere gitmeyin arkadaşlar. Ben gittim.. İlk defa gittim. Gördümki sadece sen gidiyorsun o yere. Dönüşünü anlatmama luzum yok herhalde.. Yenmiş bi baş parmak..
Benim gibi 2 yıldır hayatınıza kimseyi almayıp “yüreğimin götürdüğü yere gidicem yeaaa” diyipte oturup bunları yazmayın. Elinizde kırık bir kalp kırılan bir gurur ile kalırsınız.
Carpe diemmiş.. Anı yaşaymış.. Yüreğinin götürdüğü yere gitmiş.. geçin bunları hikaye bunlar. Paralel evrenin uydurmaları bunlar. Duygusuz bir insansanız gidin ama.. Sanmıyorum etrafımda duygusuz bir insan olduğunu.
Yüreğimin götürdüğü yer..
Ben gittim.
Ve döndüm.
Yanımda getirebildiğim tek şey kırılmış bir kalp ve gurur oldu.
Kimseyi suçlamayada hakkım yok elbet..
Çünkü” YÜREĞİMİN GÖTÜRDÜĞÜ YERE GİTTİM”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder